1-30 Ekim Dünya Meme Kanseri Farkındalık Ayı
Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2004 yılından bu yana meme kanserinde erken teşhisin önemi ve meme kanseri farkındalığının oluşturulması amacıyla 01-31 Ekim Ayı Meme Kanseri Farkındalık Ayı olarak belirlenmiştir. Bu kapsamda meme kanseri konusunda bilinçlendirme ve erken tanının önemini vurgulamak amacıyla, 15 Ekim “Dünya Meme Sağlığı Günü” olarak kabul edilmiş ve 26 Ekim meme kanserini sembolize eden “Pembe Kurdele Takma Günü” olarak belirlenmiştir. Hem dünyada hem de ülkemizde en sık görülen ilk 10 kanser türü arasında da ilk sırada yer alan meme kanserine Türkiye'de yılda 18 bin kadın yakalanıyor. Hastalık erken evrede tespit edilirse, ölüm riski de azalıyor. Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) ve Sağlıklı Hayat Merkezleri'nde (SHM) yapılan tarama programları ile ücretsiz hizmet veriliyor. Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü olarak meme kanseri ilgili olarak öğrencilerimizi bilgilendirmek ve farkındalıklarını artırmak için konu ile ilgili bilimsel komite olarak bilgilendirme metni hazırlanmış ve meme kanseri ile ilgili yapılan bilimsel çalışmalar bölüm web sitesinde öğrencilerimizle paylaşılmıştır.
Sağlığınız Parmaklarınızın Ucunda, Kendi Kendine Meme Muayenesi Hayatınızı Kurtarabilir
Hemşirelik Bölümü Bilimsel Komite
MEME KANSERİ Meme kanseri memenin glandüler dokusundaki kanalların (% 85) veya lobüllerinin (% 15) epitel hücrelerinde, hücrelerin kontrolden çıkmasıyla ortaya çıkan durum olarak tanımlanmaktadır. Başlangıçta, kanserli büyüme kanal veya lobülle sınırlıdır. Bu aşamada genellikle hiçbir belirtiye neden olmamakla birlikte yayılma (metastaz) için minimum potansiyele sahiptir. Zamanla kanser ilerleyebilmekte ve çevreleyen meme dokusunu istila ederek yakındaki lenf düğümlerine (bölgesel metastaz) veya vücuttaki diğer organlara yayılabilmektedir (uzak metastaz). Meme kanseri tüm dünya da kadınlarda ergenlikten sonra her yaşta görülmekle birlikte ileri yaşlarda artan oranlarda görülmektedir. 2020 yılında dünya genelinde 2,3 milyon kadına meme kanseri teşhisi konulduğu ve meme kanseri nedeniyle 685 000 kadının öldüğü bilinmektedir.
Risk Faktörleri;Meme kanserinin nedeninin tek bir etkene bağlı olmadığı ya da kesin olarak bilinmediği, genetik, hormonal, çevresel, psikolojik ya da biyokimyasal birçok faktörün etkili olabileceği düşünülmekte; ancak meme kanserli kadınların çoğunluğunda (%70) bilinen bir risk faktörünün bulunmadığı belirtilmektedir. Yaşın artması, obezite, zararlı alkol kullanımı, ailede meme kanseri öyküsü, radyasyona maruz kalma öyküsü, üreme öyküsü (menstrüel dönemlerin başladığı yaş ve ilk gebelik yaşı gibi), tütün kullanımı ve menopoz sonrası hormon tedavisinin meme kanseri riskini arttırdığı uzun süreli emzirme, düzenli fiziksel aktivite, ağırlık kontrolü, alkolün zararlı kullanımından kaçınma, tütün dumanına maruz kalmaktan kaçınma, hormonların uzun süreli kullanımından kaçınma ve aşırı radyasyona maruz kalmanın önlenmesinin de meme kanseri riskini azalttığı bilinmektedir. Belirtiler; Meme kanserinin en sık rastlanan belirtisi, memede ağrısız, zamanla büyüyen bir kitlenin hissedilmesidir. Ancak, hastaların çok azında ağrı da belirtilere eşlik edebilmektedir. Daha nadir olarak memede çekintiler, deride kalınlaşma, şişlikler, deride tahriş ya da bozulmalar ve meme ucunun hassaslaşması ya da içe dönmesi de dahil olmak üzere meme ucu belirtileri yer almaktadır. Sanıldığının aksine ağrı ve kanlı akıntı ileri evrelerde ortaya çıkmaktadır.
Tanı; Meme hastalıklarının tanısında, klinik meme muayenesinin yanı sıra girişimsel olmayan (radyolojik görüntüleme yöntemleri, MG, ultrasonografi ve duyarlılığı yüksek ve yeni gelişmekte olan manyetik rezonans görüntüleme), girişimsel/invaziv yöntemler (meme biyopsisi, ince iğne aspirasyon biyopsisi, kesici/kalın iğne biyopsisi, insizyonel biyopsinin yanında kısmen yeni bir uygulama olarak stereotaktik kor biyopsisi, ROLL (Radioguided Occult Lession Localization-Radyonüklid Rehberliğinde Okült Lezyon Lokalizasyonu) yöntemi, USG rehberli kor biyopsisi, MR rehberliğinde kor biyopsisi ve galaktografiyi içeren meme hastalığının kesin tanısının konulmasına katkı sağlayan meme biyopsi türleri) laboratuvar testleri ve meme muayenesinden yararlanılmaktadır. Tarama; Meme kanseri taramasında; 20 yaşından sonra meme muayenesi ve yılda bir kez doktorda meme muayenesi yaptırılması, 50 yaşından sonra 2 yılda bir mamografi çekilmesi önerilmektedir. Ulusal kanser tarama programı önerilerine göre Türkiye’de uygulanan meme kanseri tarama protokolü ise 20-40 yaş arası ayda bir kendi kendine meme muayenesi, 40-69 yaş arası ayda bir kendi kendine meme muayenesi, iki yılda bir mamografi çekilmesi şeklindedir.
Tedavi; Meme kanseri tedavisi, özellikle hastalık erken teşhis edildiğinde %90 veya daha yüksek hayatta kalma olasılıklarına ulaşarak oldukça etkili olabilmektedir. Her hastanın tedavisi farklılık göstermekte olup, tedavi kararında hastalığın yeri, evresi, hastanın yaşı ve diğer sağlık sorunları gibi birden fazla faktör etkilidir. Multidisipliner bir çalışma gerektiren bu tedaviler ; cerrahi, radyoterapi, kemoterapi gibi farklı seçenekleri içermektedir.
Meme Kanseri ve Hemşirelik; Sağlık ekibi içinde önemli yeri olan hemşirelerin, hastane gibi tedavi edici kurumlarda, okullar, sağlık ocakları gibi koruyucu sağlık hizmeti veren birimlerde, kanser dernekleri gibi rehabilitasyon hizmeti veren merkezlerde ve evlerde, kadınlarla sürekli iletişim halinde olması nedeniyle KKMM’ni öğretmesi ve yaygınlaştırması açısından önemli rolü bulunmaktadır. Dolayısıyla da kadın sağlığını korumak ve geliştirmek için hemşirelerin, diğer sağlık personeliyle birlikte eğitim programlarını arttırmaları gerekmektedir. Hemşireler tedavide en iyisini seçme ve karar verme sürecinde kadınlara yardımcı olmada önemli rol oynamaktadır. Hemşiresinin tanıdan, tedavi ve rehabilitasyona kadar her dönemde bilgi, eğitim ve destek vermek, kanserli kadınların fiziksel ve psikososyal gereksinimlerinin farkında olup destek olmak, cesaretlendirmek, kadınlara uygun bakım için diğer sağlık profesyonelleri ile işbirliği halinde çalışmak, hastaları gereksinimi olan birimlere yönlendirmek, klinik değerlendirme yapmak, multidisipliner ekibin bir parçası olmak, liyezon hemşireliği yapmak, danışmanlık yapmak gibi görevleri de bulunmaktadır.
KAYNAKLAR Akyolcu, N, ÖZHANLI, Y, Kandemir, D. Meme kanserinde güncel gelişmeler. Sağlık Bilimleri ve Meslekleri Dergisi 2019; 6(3), 583-594. American Cancer Society. About Breast Cancer. https://www.cancer.org/content/dam/CRC/PDF/Public/8577.00.pdf Erişim: 27.10.2021 Karayurt Ö, Andıç S. Meme Bakım Hemşireliği, Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi, Cerrahi Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı, İzmir, Meme Sağlığı Dergisi 2011;7,(4). T.C. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Kanser Dairesi Başkanlığı. Meme Kanseri. https://hsgm.saglik.gov.tr/tr/kanser-turleri/kanser-turleri/meme-kanseri.html Erişim: 27.10.2021 World Health Organization. Breast Cancer. https://www.who.int/news-room/fact-sheets/detail/breast-cancer 26 March 2021. Erişim: 27.10.2021